GÖRÜŞTEN VİZYONA


İnsanların geleceği görememelerinin en büyük sebeplerinden bir tanesi, vizyonlarının yani görüşlerinin gittikçe daralması. Burada "vizyon" kelimesinin hem gerçek hem de mecazi anlamından bahsediyorum. Şöyle ki, insanlar hem mekan hem de şehir olarak dört duvar arasına sıkışmış durumdalar. Evlerinden çıkıp işlerine gidiyorlar, bir dört duvardan çıkıp başka bir dört duvar arasına giriyorlar. "Gezmekten" anladıkları AVM ve Forum ya da Agora denen "alışveriş merkezlerine" gitmek (onlara antik isimler vermek, antik dönemdeki özelliklerini de kazandırmak anlamına gelmiyor). Ama bunların hepsinde, hava almak için sokakta yürüdüğümüzde veya sitelerin arasına sıkışmış parklara gittiğimizde bile, bir kuşatılmışlık söz konusu: Duvarlar kuşatıyor, duvarlar yoksa binalar kuşatıyor. Ve gözlerimiz bu kuşatılmışlıkta hep belli bir mesafeye odaklanıyor; belki hiçbir zaman sonsuza odaklanmıyor. Bakışlarımız hep bir "şeye" (aslında engele) çarpıyor. Bu yüzden, görsel sınırlama eninde sonunda, sonsuzluğu hiç görmemiş veya yılda 1-2 sefer görmüş beynimizi de sınırlamaya başlıyor. 
Peki sonsuza odaklanmayı nasıl yapacağız? Tabii buradaki "odaklanma" zihni boşaltma, meditasyon anlamında değil; öncelik gerçekten de gözlerimizi odaklamak. Peki sonsuza odaklanmayı nasıl yapacağız? Bol bol deniz kenarına gidip ufuk çizgisine veya uzaklara bakarak. Bol bol şehir dışına, gözlerimizi/bakışımızı sınırlayacak yapay engellerin, yapay sınırların olmadığı yerlere giderek, dağlara çıkarak, gözlerimizi "enginlere", uzaklara, gökyüzüne çevirmeliyiz. Özellikle gece, şehir dışında ışığın yıldızların, samanyolunun görüntüsünü sınırlamadığı doğal ortamlara giderek uzaya odaklamalıyız gözlerimizi. Bu görüş genişliği, vizyonumuzu da genişletecek ve ileriyi gören gözlerimiz, beynimizin de geleceği görmesini sağlayacaktır. Böylece geleceğimize yönelik daha iyi kararlar da verebilecek hale gelebilir, daha öngörülü bir kişilik olabiliriz.
Eskiler boşuna dememişler "Gözler ruhun aynasıdır." diye; nasıl ki ruha zincir vurulamazsa bakışlarınız da sınırlandırılmamalı, kuşatılmamalıdır.
Her şey bir bakışa/vizyona bağlıdır.

Yorumlar

Popüler Yayınlar