MICROMEGAS (MİKRO ÖYKÜLER)- II


BENLİK-

Saat 23:00.
Trenin, artık her şey için çok geç olduğunu ve istasyondaki, yolcularını uğurlamaya gelen insanlara artık onlara el sallamaları vaktinin geldiğini haber veren düdüğünün sesi duyuluyordu uzaktan.
Sesle birlikte adımlarımı hızlandırarak koşmaya başladım son bir gayretle. Ama istasyona girdiğimde, son vagonun son penceresinde bana bakan o şaşkın yüzle karşı karşıya gelmiştim gene, tren hızla önümden geçerken.
Bir kere daha kaçırmıştım kendime giden treni. Bir kere daha, yüzümde treni kaçırmanın verdiği tüm şaşkınlıkla son vagonun son penceresindeki kendi şaşkın yansımama bakakalmıştım...

DORİAN GRAY'İN PORTRESİ-

Sabah.
Uyandı.
Çapaktan açılmayan uykulu gözlerle banyoya gitti. Lavaboda yüzünü yıkadı.
Musluğu kapadı. Başını kaldırdı.
Yarım asırlık banyo aynasına yansıyan yüzüne baktı.
Bir süre aynadaki yansımasını seyretti.
Sonra tam gözünün altına denk gelen yerde aynada derin bir çizik gördü. Önce aynaya hohlayarak, ardından da parmağını diliyle ıslatarak çiziği ovaladı parmağıyla. Ama hiçbir şey değişmedi aynadaki çizikte.
Gene vazgeçti. Uğraşmadı.
20 yaşından beri, 55 yıldır her sabah aynada yeni çizikler oluşuyordu, önlenemez bir şekilde. O da bunu fazla sorgulamıyordu.
Sonra pürüzsüz, 20 yaşındaki yüzünü okşadı ve aynanın karşısından ayrıldı...

Yorumlar

Popüler Yayınlar